gelinciklere hasret bahar gibi
onu binbir bilinmezliği ile tanıdım
elimde çözümü mümkün olmayan denklemler
peşimde kılı kırk yaran matematik dedektifleri…
renklerle sevgili dağ başlarındayım
topluyorum gözden ırak dağınıklığımı
ah ne de güzel onu böyle düşünmek
kırmızılar yatmış morun koynunda…
bekliyorum onu her gün yeniden doğarak
yanık türkülere yoldaşlık ederek
gelinciklere hasret bahar gibi…
onu zifiri karanlıkta ışıklar içinde gördüm
iki elinde iki güneş aşkla yanıyordu
çıplak sözcükler gövdesine yuva yapmıştı
ayazda kalmış davasızlığımdan utandım…
şiir ağacı niyetine dalları kutsanmıştı
her sevdalı şiirde yıkanmış çaput bağlardı
o bir ağzını açsa
körpe umutlar rüzgârıyla havalanırdı…
kısmeti açılmış günlere inanarak
üstü kirli çocuk endişesiyle bekledim onu
gelinciklere hasret bahar gibi…
✔ küsuratsız pi