kırık hisler hiç tutar mı
sabah kafam karışık uyandım
penceremin çizdiği manzara karşımdaydı
kendimi o tabloda bulamıyordum
ağaçlar kuşları nasıl da ağırlıyordu
benim ağacımı zamanında biri kesmişti
zalim demeye bile dilim varmıyordu
yalnızlık cümlelerini yüzüme çarptım
güneş açan hasret ile kuruladım
yaralıydım ve sadece o biliyordu
“beni unut, iyileşirsin” demişti
aklıma her düştüğünde kırıldım
bir el uzatsa ben de yanına uzanırdım
bir parmak şıklatması ile bahar da gelirdi
öğlen oldu aslında fena da değildim
fena şeyler düşünmeye başlamıştım
gururumu evde bırakıp ona koştum
hatırlıyordum ama sokağının adı değişmişti
“kırık hisler” sokağını dermanım sandım
yol boyunca nabzım daha hızlı atıyordu
onun evinin penceresi ve kapısı yoktu
alıştığımız sıradan evlerden değildi
ve sonunda yüreğime varmıştım
o hep oradaydı ve şiirler saçıyordu
ve sen söyle bu şiiri yazan
kırık hisler hiç tutar mıydı
✔ küsuratsız pi